Antalya’nın “T”‘leri

Son yıllarda Antalya için söz alanlar genellikle ekonomi alanındaki söylemlerinde sık sık Antalya’yı 3T ile tanımlarlar. Tarım-Turizm-Ticaret.

Akdeniz Üniversitesinde faaliyet gösteren Teknopark’ın daha çok adını duyurmaya başlaması ile 4. “T” teknoloji’nin de eklendiğine zaman zaman söylevlerde rastlıyoruz.

Ancak geçtiğimiz günlerde Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. Orhan Özçatalbaş hocamız netgazete.com.tr ‘ de yer alan “Antalya’nın Vizyonu:23T” başlıklı yazısı ile Antalya’nın “T” performansının aslında ne kadar geniş olduğunu bizlere gösterdi.  Yazının tamamını ilgili linkten okuyabilirsiniz.

Orhan hoca’nın belirlediği Antalya’nın 23 T’sini ve önerilerini izni ile paylaşıyoruz…

“Ve işte Antalya için doğru ve uygun olacağı düsüncesiyle paylaştığımız önerilerimiz:

1- Antalyanın tarımsal karakteri ve doğal kaynak zenginliği korunmalı, bunu tehdit eden faktörler etkisizleştirilmeli

2- Yerleşim alanlarının tarım topraklarını tehdit etmemesi için  Antalya kuzeye doğru, tarım dısı alanlara doğru geliştirilmeli

3- Antalya da, Antalyaya özgün bir “kent kültürü” geliştirilmeli

4- Antalya YEŞİL KENT kategorisine girmeli, YEŞİL DONDURULMALI, betona dur denilmeli.

5- Alternatif turizm kapsamında; ekoturizm, kırsal turizm, kongre ve sağlık turizmi ve diğer önemli alanlardaki turizm etkinlikleri öne çıkarılacak şekilde desteklenmeli

6- Antalya yat limanı ve yat limanı surları özgün hale getirilecek şekilde restore edilmeli, yeniden inşa edilmeli

7- Kırsal yerleşimlerde özgün mimari, doğal güzellikler turizm amaçlı ele alınmalı, yerel kültür degerleri öne çıkarılmalı

8- Kentin eskiyen beton binaların bulunduğu çarpık kesimler yenilenmeli, yenikentin kurulumuyla ilgili kamulaştırma planları yapılmalı

9- Özgün bir veya birkaç kent meydanı oluşturulmalı, 2023 yılında Antalya  kent meydanı/ları olmayan bir kent olmamalı.

10- Kıyılara paralel yaygınlaşan yapı yoğunluğu artırılmamalı, aksine azaltıcı önlemler alınmalı.

“Antalya’yı ifade ettiği düşüncesiyle oluşturduğumuz ve Antalya’ya eşitlediğimiz “Vizyon2023=23T”yi aşağıdaki gibi açıklamak  ve paylaşmak uygun olacaktır.

Toplum : Türkiye ve dünyanın farklı yerlerinden gelmiş insanların buluşma noktası olması yanında hoşgörülü ve nitelikli insan kaynağı varlığı.
Tarım : Antalya ili bitkisel ve hayvansal üretim potansiyeli yüksek illerimizin başında gelmektedir. Antalya yüzölçümünün %20’sini tarım toprakları oluşturmaktadır.Antalya Türkiye’nin örtü altı üretim merkezidir. Toplam cam sera varlığının 83’ü ve plastik sera varlığının %51’i Antalya ilimizdedir. Yine Antalya’nın Türkiye  sebze üretiminin yaklaşık %15’ini, meyve üretiminin ise neredeyse %10’nunu karşılaması.
Turizm : Türkiye’ye gelen turist sayısının ve turizm gelirlerinin neredeyse yarısının Antalya tarafından karşılanması.
Tıp : Güçlü alt yapı, tanınırlık, sağlık turizmine uygun destinasyon.
Transplantasyon: Organ nakli konusunda Avrupa’da ve dünyadaki tanınırlığı, bilgi ve uygulama birikimi varlığı.
Ticaret : Antalya’nın serbest ticaret bölgesine sahip olmasının ötesinde iç ticaret ve dışsatım bakımından önemli bir yere sahip olması.
Tabiat : Sahil ve yayla alanların varlığı ve doğal zenginlikleri, flora-fauna çeşitliliği.
Topoğrafya : Ova ve yayla kesimlerin varlığı nedeniyle farklı iklim özellikleri.
Toprak : Üretim faktörü olarak toprak kaynaklarının varlığı.
Tarımsal Sanayi: Tarımsal sanayi için kolay hammadde temin edilebilirliği.
Turunçgil : Antalya’nın sembolü turuncu renk ve portakal.
Tabiilik: Antalya insanına özgü kültür ve yaşam biçiminin devam ediyor olması.
Töre : Antalya’nın özgün yörük yaşam kültürünün devam etmesi.
Teke : Teke yöresinin getirdiği kültür ve zenginliğin hala yaşatılıyor olması.
Tarih : Antalya’nın Anadolu’da insanlığa ait bilinen en eski yerleşim alanlarından biri olduğu(Karain Mağarası) ve bunun sonucu olarak tarihsel derinliği (İlk Çağ öncesi, Hititler dönemi, Likya/Pamfilya, Roma ve Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemi).
Tahtalı : Tahtalı Teleferiği (2365metre) dünyanın en yüksek ikinci teleferik hattına sahip ve Kemer’de aynı saatte yaz ve kışın birlikte yaşanabilmesi.
Toroslar : Toros sıradağ silsilesinin getirdiği iklim ve kendine özgü bitki örtüsü. Beydağları’nın yükseltilerinin eşsiz güzellikteki silüeti.
Tünektepe : Antalya’nın bir  gözlem kulesi gibi kıyıya en yakın yükseltisi olan Tünektepe Teleferiğiyle, kıyıdan 670 metre yüksekliğe aynı saatte ulaşma olanağı.
Tan : Etkileyici gün doğumu ve batımı manzarası.
Turkuaz : Akdenizin içinde, mavisinde Turkuaz alanların varlığı.
Temizdeniz : Kent içinden girilebilecek temiz denizinin olması.
Tanınırlık-EXPO: Antalya’nın dünyadaki tanınırlığı ve bunun Expo2016 ile pekiştirilecek olması.
Teknoloji: Antalya’nın Yeni ve yenilikçi teknoljileri uygulama istemi ve kabiliyetinin bulunması.

Sonuç olarak; Antalya’yı ifade ettiğini düşündüğümüz, Antalya’yı güçlü ve zengin kıldığına inandığımız 22T’nin yirmiüçüncü T ile, yani TEKNOLOJİ ile TAÇLANDIRILMASI gerektiğini gözden ve gönülden uzak tutmamız gerekiyor…”

3 Yorum

Hakan Üstün için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir