Gastronomide Güçbirliği…
|Orhan Çakmur – Mete Tekin / fullantalya
Antalya Gastronomi İnisiyatifi basın lansmanıyla çalışmalarına start verdi.
Karaalioğlu Parkı içindeki Bülent Ecevit Kültür Merkezi’ndeki gerçekleşen toplantıda; Antalya Gastronomi İnisiyatifi’nin kurucularından; Burcu Beşlioğlu, Ezgi Bağlan, Mehmet Ali Börtücene, Mesut Yıldırım, Serra Beklen, Tuncay Gülcü, Mutlu Şevket Yılmaz, Ayşe Bilsev, AGİ’nin kuruluş amacı ve hedeflerini kamuoyuyla paylaştı.
Toplantı öncesi konuklara Antalya’nın unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerinden “Babata” ikram edildi. (Babata, Antalyalı ev hanımlarının beşçayında misafirlerine ikram etmek için hazırladıkları küçük tarçınlı keklerin adı)
İnisiyatifin koordinatörü ve kurucu üyesi Burcu Beşlioğlu açılışta yaptığı konuşmada; “Tabakta ÖZ, Tabakta BELLEK, Tabakta EMEK Var” mottosuyla yola çıktıklarını anlatarak, Antalya Gastronomi İnisiyatifi olarak Antalya’nın zengin mutfak kültürüne, toprağına, suyuna, havasına ve iklimine bakarak, yalnızca bir gastronomi kültürünü değil, bir yaşam bilgisini ortaya koymayı hedeflediklerini söyledi.
Burcu Beşlioğlu, “Yerelden beslenen, birlikte düşünen, araştıran, arşivleyen ve anlatan bir yapıda kurulan bu gönüllü inisiyatif; yemeğin sadece tüketilen bir olgu değil, bir belleğin taşıyıcısı, bir emeğin ürünü ve bir özün yansıması olduğunu savunuyor. ‘Tabakta öz, tabakta bellek, tabakta emek var.’ diyerek yola çıkan inisiyatif, gastronomiye yalnızca şeflerin dünyasından değil; bir tabak yemekte emeği geçen herkese çok katmanlı bir bakış açısıyla bakıyor” ifadesini kullandı.
“Büyük bir sofra kuruyoruz”
AGİ’nin kurucuları, konuşmalarında özellikle turizmde herşey dahil uygulamasının mutfak kültürünün gelişmesine zarar verdiğini ifade ederek, Antalya’nın “şiş köfte – piyaz”ın dışında zengin bir mutfak kültürüne sahip olduğunun altını çizdi. Gastronomisiyle öne çıkan ilkemizden İzmir Urla ile İspanya’nın San Sebastian şehirlerine atıfta bulunan AGİ kurucuları, Gazipaşa’dan Kaş’a uzanan geniş coğrafyada “Antalya Gastronomi Rotası” oluşturmak ve turizm anlayışını değiştirmek için çalışmalar yapacaklarını dile getirirken “Büyük bir sofra kuruyoruz” cümlesi önemliydi.
AGİ kurucuları konuşmalarında, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Citta Slow’u (Sakin Şehir) sahiplenmesinin önemine de dikkat çekti.
AGİ kurucularının hedefleri arasında saydıkları “Reçete Kütüphanesi” kurma fikri ilgiyle karşılandı.
Antalya Gastronomi İnisiyatifi’nin ilk kamu programını “Tabakta Öz” temasıyla başlatacaklarını vurgulayan Beşlioğlu, program kapsamında; bir coğrafyanın özü, toprağın iyileştirici gücü, suyun taşıyıcılığı, havanın ritmi ve iklimin şekillendirici etkisi üzerine, ücretsiz kamu programları ve söyleşiler düzenleyeceklerini anlattı.
“İnisiyatifin niyeti açık: Özü, belleği hep birlikte keşfederek, emeği şekillendirmek, geleceğe tüm Antalyalılarla birlikte köklü bir yaşam bilgisi bırakmak. Sadece geçmişin değil, geleceğin de teminatı olan bu büyük sofrada buluşarak, özün, belleğin ve emeğin izlerini birlikte yaşatmak” dedi.
26 Nisan’da “Öz”le kamu programları başlıyor. İlk programda toprak konuşulacak. Sonbahara kadar devam edecek programlarla gastronomi bilinci oluşturulmaya çalışılacak. Daha sonra fermentasyon eğitimleri ile, ekşi maya, sirke ve yoğurt yapımı atölyeleri gerçekleştirilecek.
AGİ kurucuları, eğitim çalışmalarıyla ilgili hedeflerinden birinin de Antalyalılarla doğal ortamlarda saha taraması yapmak olduğunu belirtirken, “İnsanlarla ot toplamaya çıkacağız. Mantar toplayacağız. Öncelikle Antalyalılara Antalya Mutfağını tanıtacağız” ifadesini kullandı.
Shakespeare Restoranlar zincirinin sahibi Zeki Özen, Konak Dondurmalarının sahibi Celal Subaşı, inisiyatifin kurulmasından memnuniyet duyduklarını belirterek her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
AGİ’nin eğitim ve atölye programlarının Işıklar Caddesi’ndeki Vatan Kahvesi’nin üst katında yapılması planlanıyor.
AGİ’NİN MANİFESTOSU:
Öz, yalnızca doğduğumuz topraklar, büyüdüğümüz coğrafya, kulaktan kulağa aktarılan hikâyeler ya da sözlü tarihten öğrendiklerimiz değildir.
Öz, aynı zamanda henüz keşfetmediğimiz, henüz duymadığımız, bilmediğimiz ve tanışmadığımız yerlerde saklıdır. Antalya Gastronomi İnisiyatifi, bu “öz”ü öğrenmeye, onun izinde araştırmaya, tanımaya, tanışmaya ve paylaşmaya inanır.
Antalya’nın değerli şefleri ve bu coğrafyanın gastronomik zenginliklerine gönül vermiş uzmanlarla birlikte bir yolculuğa çıkıyoruz. Bizler, Antalya Gastronomi İnisiyatifi olarak, imeceye, paylaşmaya, sürekli öğrenmeye, öğretmeye ve paylaştıkça çoğalmanın gücüne gönülden inanıyoruz.
“Tabakta “ÖZ”, tabakta BELLEK”, tabakta “EMEK” var” diyerek çıktığımız bu yolda, Antalya’nın yüzyıllar boyu süregelen gastronomik mirasına sahip çıkıyoruz.
Bu miras, sadece geçmişin değil, geleceğin de teminatıdır. Gelin, bu büyük sofrada buluşalım, emeğin ve belleğin izlerini birlikte yaşatalım.
HEDEFLER;
Uzun vadede Antalya’yı Türkiye’nin önemli gastronomi merkezlerinden biri haline getirmek.
Antalya’ya gastronomiye değer veren nitelikli turist kazandırmak.
Akdeniz’in endemik bitki türlerini ve lokal ürünlerini Antalyalılarla tanıştırmak.
Sürdürülebilir, temiz ve adil gıda üreten üreticiyle Antalyalıları buluşturmak.
Tabaktaki yemeğin sıfır noktasından, masaya gelene kadar olan yolcuğunu tüm paydaşlarıyla anlatmak.
Antalya gastronomisini tanıtmak için alanında uzman konuşmacılarla kamu programları yapmak.
Antalya Gastronomi inisiyatifi kurucu üyeleri ve paydaşlarıyla birlikte atalık bilgiler ışığında atölyeler yapmak.
Antalya Gastronomi Haritası’nı çizmek.
Coğrafi işaretli ürünlerle yapılmış, geçmişten günümüze gelen yerel yemeklerin reçete kütüphanesini oluşturmak.
Antalya’nın gastronomisinin bir yemek kültüründen daha fazlası olduğunu anlatmak.
Özü, belleği keşfederek emeği şekillendirmek, geleceği hep birlikte oluşturmak.
ANTALYA GASTRONOMİ İNİSİYATİFİ KURUCULARI
BURCU BEŞLİOĞLU (BUBU CREATIVE WORKS KURUCUSU – DENEYİM KÜRATÖRÜ – MARKA STRATEJİSTİ)
Profesyonel iş hayatına 2006 yılında reklam yazarı olarak başladı. 2007 yılında özel bir bankanın kurumsal marka yönetimi ve pazarlama iletişimi biriminde çalışma hayatına devam etti.
2012 yılında sektör değiştirerek uluslararası bir kültür sanat kurumu olan Salt’ta özel etkinlikler yöneticisi olarak kariyerine yeni bir yön verdi, çeşitli, yenilikçi etkinlik projelerine liderlik etti.
Kültür, sanat ve gastronominin bir arada olduğu özel etkinlikler tasarladı. Yeni Yerel Sohbetler, Gastronomika, Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali gibi gastronomi ve sürdürülebilirlik temelli oluşumlarda yer aldı. Burcu, 2022’de kurduğu BuBu Creative Works ile yerel ürünleri, coğrafyanın paydaşlarını ve tarihini bir araya getirerek bilinçli gıda tüketimi konusunda, farkındalık yaratan deneyim atölyeleri ve etkinlikler tasarlamaya devam etmektedir
EZGİ BAĞLAN (VİYOLA SANATÇISI)
Antalya doğumlu Ezgi Bağlan, Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Viyola Bölümü’nden mezun olduktan sonra müzik eğitimine Roma ve Floransa’da devam etmiş, burada uzmanlık eğitimlerini tamamlamıştır.
2007 yılından itibaren ulusal ve uluslararası senfoni orkestralarında viyola sanatçısı olarak yer alan Ezgi, kariyerini Antalya Devlet Opera ve Balesi Orkestrası’nda sürdürmektedir. İtalya’da yaşadığı yıllarda Slow Food hareketi ile tanışarak 2014 yılında Slow Food Antalya’nın kurucu üyelerinden biri olmuş, 2021 yılına kadar bu topluluğun liderliğini üstlenmiştir.
Antalya ve çevresinde bölgeye özgü, zeytin ve zeytinyağı, üzüm ve şarap, tarhana, peynir ve narenciye gibi geleneksel ürünler üzerine saha ve envanter çalışmaları yürütmüştür. Bu çalışmalar ile yerel gıda ürünlerinin ulusal ve uluslararası tanınırlığını artırarak, şeflerin menülerinde bu ürünlere daha fazla yer vermesine olanak sağlamıştır. Ezgi, yerel ürün çalışmalarına devam etmektedir.
MEHMET ALİ BÖRTÜCENE (THE RABBİT HOLE KURUCUSU – ŞEF)
Antalya’nın Beycik köyünde yaşıyor. 2014 yılından beri profesyonel olarak yemek yapıyor. Ankara’da başlattığı mutfağı The Rabbit Hole’u 2020 yılında Olympos Mountain Lodge otele taşıdı. Tahtalı Dağı eteklerinde çam ve sedir ormanlarının içinde, doğadan kendi topladığı ve bölgenin sunduğu yerel ürünlerin farklı gastronomik tekniklerle harmanlandığı, fine dining bir konsept oluşturdu. Mehmet Ali aynı zamanda bir Slow Food şefidir. Mutfağı minimum atık, yerellik, mevsimsellik ve sürdürülebilirlik üzerine kuruludur.
MESUT YILDIRIM (ASMANİ RESTORAN – ŞEF)
TUREM’den aldığı mutfak eğitimi ile profesyonel yolculuğuna adım atan Mesut, 1998’de Falez Hotel’de mutfak stajını tamamladı ve ardından Ramada Hotel’de iş hayatına başladı. 2016 yılında Asmani Restaurant’ta mutfak şefi olarak göreve başlayan Mesut, burada yerellik, mevsimsellik ve evrensellik ilkelerini benimseyerek “Tarladan Sofraya” felsefesini hayata geçirdi.
Akra Antalya Hotel’in 10. katında hizmet veren Asmani Restaurant’ta, yerel kadın kooperatiflerinden temin edilen ürünleri mevsime uygun menülerle buluşturdu.
Mesut, mutfağında bilgi ve teknik tecrübelerini yaratıcılıkla birleştirerek konuklarına unutulmaz bir gastronomi deneyimi sunmaya devam ediyor.
MUTLU ŞEVKET YILMAZ (SEASONS RESTORAN KURUCUSU – ŞEF)
İlköğretim ve liseyi Antalya Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi’nde okudu. Akdeniz Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği okuyan Mutlu, ardından Anadolu Üniversitesi işletme bölümünden mezun oldu.
2011 yılında Fransa, Lyon’da Instutite Paul Bocuse’da otantik Fransız mutfağı eğitimi aldı.Michelin yıldızlı restoranlarda çalışma fırsatı olan Mutlu, 2013 yılında Alanya’da halen faal olan Seasons Restoran’ı açtı.
2014 yılında San Pellegrino Young Chef ve dünyanın en prestijli yarışması olan Bocuse d’or da Avrupa finallerinde (2016 Budapeşte), (2018 Torino) art arda iki kere ülkemizi temsil etmiştir.
Mutlu, menülerini mevsiminde yerel ürünleri kullanarak oluşturup, sürdürebilirliği desteklemektedir.
SERRA BEKLEN (CAPRA ÇUKURBAĞ KURUCUSU – ŞEF)
İlköğrenim ve liseyi Antalya’da okuduktan sonra Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü’nden mezun oldu. 8 sene uluslararası reklam ajanslarında sanat yönetmenliği yaptıktan sonra mutfağa geçti. 2021 yılının Ağustos ayında Antalya Kaş Çukurbağ Köyü’nde Capra Çukurbağ’ı kurdu.
Likya bölgesi malzemelerinden ve Antalya mutfağından esinlenerek tasarladığı menülerle sadece 12 kişiyi ağırlıyor. Serra, aynı zamanda Slow Food Cook’s Alliance üyesidir.
TUNCAY GÜLCÜ (CHAYOTE RESTORAN KURUCUSUCU – ŞEF)
Liseye kadar Antalya’da okudu. Daha sonra Hacettepe Üniversitesi Sanat Tarihi bölümüne başladı, yarıda bırakıp Akdeniz Üniversitesi Sinema bölümünü bitirdi.
Okulun ardından 6 sene boyunca İstanbul’da film sektöründe çalıştı.
İstanbul Culinary Institute’de okuduktan sonra mutfağa geçiş yaptı. 11 senedir profesyonel olarak mutfakta çalışıyor. 3 sene önce yerel ürün ve üreticiyle çalıştığı, yerel mutfağı yorumladığı şef restoranı Chayote’yi kurdu. Mutfakta yerelliğe, mevsimselliğe ve sürdürülebilirliğe büyük önem veren Tuncay, aynı zamanda Slow Food üyesidir.
AYŞE BİLSEV (BREAD&LORE EKŞİ MAYA ATÖLYESİ KURUCUSU)
Antalya Gıda Topluluğu en sevdiği topluluklardan ve hala gönüllü olarak çalışmakta.
Nirvana Hotels bünyesinde 2023 yılında Bread&Lore ekşi maya atölyesini kurdu.
Ekolocik Değirmen ve Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Bölümü ile proje paydaşlığı yaparak cam bir atölyede soğuk fermantasyon tekniği ile ekmeklerini mayalamaktalar.
2024 yılında Can Kutlay ile Buğday Çemberi Kolektifini kurdu. Bu süreçte Gül Yavuz kreatif tüm işlerini gönülden destekledi. 24 Şubat 2025 tarihinde Türkiye’nin ilk Ekşi Maya Çalıştayını gerçekleştiren Ayşe, Antalya Gastronomi İnisiyatifi iletişim ve tanıtım gönüllüsüdür.