AŞURE AYI DA GELDİ GEÇİYOR…

Aşure/Aşura ayı, Muharrem ayının son günü olan 20 Ekim’de bitti. Toplumun farklı kesimleri tarafından farklı anlamlar yüklenerek pişirilip dağıtılan “aşureler” de bu vesileyle ağızları /ağzımızı tatlandırdı, birlik duygumuzu güçlendirdi.

Aşure, çocukluğumun geçtiği köyümüzde Muharrem Orucu’nun hemen ardından, büyük bakır kazanlarda pişirilirdi. Küçük olan köyümüzde her gün bir ev aşure yapar, bütün köy halkını çağırırdı. Malum köy yeri, o kadar kaşığı nerden bulacak ev sahibi, herkes kaşığını yanında götürürdü. Babaannemin, ardından annemin büyük bir ciddiyetle bakır kazanın başına geçip, çorbaya koyacağı malzemeleri on iki oluncaya kadar tek tek, tekrar tekrar sayarak yapımına başladığı aşurelerin tadı hala damağımda olsa da, bir ay boyunca uzak yakın komşularımdan gelen aşureler de hem damağımı hem de gönlümü şenlendirdi. Öyle ki bir haftalığına gittiğim İstanbul’da bile ofiste ziyaretine gittiğim arkadaşımın arkadaşının annesinin yaptığı aşureyi yemek kısmet oldu. “Allah kabul etsin, evinizin bereketi bol olsun” deyip, kaşığı tabağın kenarına bıraktım.

 

Herkesin birbirini tanıdığı köylerde ve kasabalarda büyük kazanlarda kaynayan aşureleri, komşuların evin önünde kurulan masalarda yeme imkanı olsa da, şehirlerde ancak tabaklara konup dağıtılıyor. Ancak son yıllarda büyük kentlerde belediyeler ve sivil toplum örgütlerinin organizasyonunda Aşure Günleri düzenlenerek aynı kentte yaşayanların bu vesileyle bir araya gelmesi sağlanıyor. Antalya’da da hem büyükşehir belediyesi hem de Döşemealtı, Muratpaşa, Konyaaaltı, Kepez belediyeleri Aşure Günü düzenledi.  Doğrusu başkanların kepçe kepçe aşure dağıtması da, sıra sıra masalarda aynı kente yaşayanların yan yana kaşık sallaması da bu ay keyifle baktığım en güzel fotoğraflar oldu. Belediyelerin yemeğini kaçırsam da Divriğili hemşerilerimin Aşure Gününü kaçırmadım. Antalya’da yaşayan 7’den 70’e Divriğililer ve komşuları dernek binasında İbrahim Usta’nın pişirdiği aşureleri aynı birlik duygusu içinde kaşıkladık.

Allah kabul etsin…

Dostlukla, bolluk bereketle kalın….

Seher Özen Karadeniz

Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir