“BİZİM SAYFİLERİMİZ SERGİSİ” ANTALYA KÜLTÜR SANAT’TA AÇILDI

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Antalya Kültür Sanat işbirliği ile hazırlanan “Bizim Sayfiyelerimiz: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sanat Koleksiyonu’ndan Bir Seçki” sergisi, Cumhuriyetle birlikte hayatımıza giren ve sosyal hayat tarihimizde de önemli bir yer tutan sayfiye kültürünün gelişimini resim sanatındaki manzara kültürünün gelişimiyle birlikte ele alıyor.

Sergi küratörü Prof. Dr. Burcu Pelvanoğlu; “Antalya hem yaylaları olan hem her yerinden denize girilmesi nedeniyle sayfiye kültürünün halen canlı olarak yaşandığı bir kent. Serginin burada açılması ayrıca çok anlamlı oldu” dedi.

Seher Özen Karadeniz

 

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) tarafından kente kazandırılan Antalya Kültür Sanat (AKS)’de yılın ilk sergisi açıldı. “Bizim Sayfiyelerimiz: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sanat Koleksiyonu’ndan Bir Seçki” sergisi önceki gün Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Genel Müdürü Dr. Ferhat Çamlıca, Antalya TCMB Şube Müdürü Nilüfer Erim, serginin küratörü Prof. Dr. Burcu Pelvanoğlu, AKS Genel Müdürü Münevver Eminoğlu ile çok sayıda sanatseverin katılımıyla açıldı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Antalya Kültür Sanat işbirliği ile hazırlanan serginin küratörlüğünü MSGSÜ Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Burcu Pelvanoğlu, sergi tasarımını ise Yeşim Demir üstlendi.

Açılışı önceki gün gerçekleştirilen sergiyi dün de küratör Prof. Dr. Burcu Pelvanoğlu eşliğinde bir grup sanatseverle birlikte gezdim. Merkez Bankası’nın koleksiyonunda yer alan 900 eserden 70’i bu sergide yer alıyor.  Gezi öncesinde sergiyle ilgili bilgi veren küratör Prof. Dr. Burcu Pelvanoğlu, Türkiye’de resim geleneğini başlatan iki koldan birinin figür, diğerinin de manzara olduğunu söyledi. Kültürel hayatımıza resim (tasvir) ve sayfiye kültürünün aynı dönemde girdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Pelvanoğlu, süreç içinde manzara resminin, görüneni tasvir etmekten görünene duygu katmaya doğru evrildiğini, sayfiye kültürünün de kendi içinde dönüştüğünü söyledi. Sayfiye kültürünün sistematik olarak 2. Mahmut döneminde geliştiğini, kışlık konuttan yazlık konuta geçmek şeklinde kendini gösterdiğini belirten Prof.Dr. Pelvanoğlu, ilk başlarda tercih edilenin deniz değil temiz hava olduğunu bu nedenle de daha çok Alemdağ, Ümraniye, Çamlıca, Kısıklı gibi alanların tercih edildiğini söyledi.   Cumhuriyetten itibaren mesire yerlerinde kır kahvelerinin, şehir merkezlerinde açık hava bahçelerinin ve plajların ortaya çıkmaya başladığını ve giderek sayfiye kültürünün sosyal hayat tarihinde önemli bir yer tuttuğunu, bu sürecin resimlere de manzara yorumlarıyla yansıdığını kaydetti.

Prof. Dr. Pelvanoğlu, bu sergiyle Türk resminde manzara yorumunun entelektüel gelişimini göstermek istediklerini belirterek şunları söyledi: “Sergi, üç bölüm olarak tasarlandı. “Tabiatı Temaşadan Sayfiyeye: Boğaziçi ve Adalar” olarak adlandırılan birinci bölüm, 19.yüzyıl sonlarından itibaren, İstanbul’da şehir dışı ile bağlantıyı sağlayan düzenli vapur seferlerin başlamasının sonucu olarak ressam ve edebiyatçıların sıklıkla gittiği sayfiye bölgelerine dönüşen Boğaziçi ve Adalar’ı konu alıyor.  “Memlekete Doğru: Türkiye’den Manzara ve Sayfiye Görünümleri” adlı ikinci bölüm, Ankara’nın başkent olması, Erken Cumhuriyet Dönemi’nin Anadolu’yu önceleyen kültür politikaları ve özellikle yurt gezilerine gönderilen ressamların etkisiyle çoğalan Ankara ve Anadolu peyzajlarını bir araya getirirken  “Manzaraya Farklı Bakışlar” adlı üçüncü bölüm, Cumhuriyet’in kültür politikalarından liberalleşmeye, II. Dünya Savaşı’ndan sonra gelişen sanat ortamı ve Paris Ekolü’ne, Halikarnas Balıkçısı’nın önderliğinde yaygınlaşan Mavi Anadolu gezilerine ve bu gezilerin Türkiye düşünce tarihine etkilerine uzanan sosyal tarih okumalarının izlerini soyut sanattan çağdaş sanata uzanan bir yelpazeyle izleyiciye aktarıyor. Serginin ilk bölümünde 22, ikinci bölümünde 34 ve üçüncü bölümünde de 14 resim yer alıyor.”

“Sayfiye kültürü şimdilerde daha çok güneye kayıyor.”

 Sergi gezisi sonrasında yan yana geldiğimiz Prof. Dr. Burcu Pelvanoğlu hocamıza sayfiye kültürünün halen resme konu olmaya devam edip etmediğini sordum. Prof.Dr. Pelvanoğlu; “Sayfiye kültürü devam ettikçe, bu kültürün resme konu edilmesi de sürecektir. Ancak Marmara kıyıları ve Adalar’da halen sayfiye kültürü sürse de bugün giderek zayıflıyor. İstanbul’da denize girilen yerlerden artık otoyol geçiyor. Yeni nesil İstanbul’un yazlık olduğu zamanları bilmiyor. Sergide Afife Ecevit’in  Rize adlı eseri yer alıyor, oraya da otoyol yapıldı.  Sayfiye kültürü şimdilerde daha çok güneye kayıyor. Belli bir coğrafyayla sınırlı hale geldi. Antalya, hem yaylaları olan hem her yerinden denize girilmesi nedeniyle sayfiye kültürünün halen canlı olarak yaşandığı bir kent. Serginin burada açılması ayrıca çok anlamlı oldu” dedi.

Türk toplumu olarak resmi niye bu kadar az bildiğimizi sorduğumda ise Prof. Dr. Pelvanoğlu şunları söyledi: “Müze ve sergi gerekiyor. Resmi resim olarak görmek başka. Burada gezerken siz de gördünüz resmin içine girdik. Yani resmi karşınızda görmeniz lazım ki resim eğitimi işe yarasın. Ankara Resim Heykel Müzesi uzun yıllar kapalı kaldı. İstanbul Resim Heykel Müzesi bir süredir kapalıydı Eylül ayında açılacak. İzmir Resim Heykel Müzesi’nde küçük bir koleksiyon var. Bol müze lazım.”

Türkiye’de plastik sanatların gelişimini manzara resimleri üzerinden inceleyen sergide Türk resim sanatının önemli isimleri Ferruh Başağa, Hikmet Onat, Afife Ecevit, Abidin Dino, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Fikret Otyam, Devrim Erbil, Mehmet Güleryüz gibi çok sayıda sanatçının eserleri yer alıyor. Sanatseverler sergiyi 28 Temmuz 2019 tarihine kadar ziyaret edebilecekler.

 

Sergiyle İlgili Ne Dediler;

Antalya Valisi Münir Karaloğlu:Ülkemizin, şehrimizin ekonomik gelişmişliği, sanayi gelişmişliği önemlidir ama bunu kültürle sanatla sporla mimariyle destekleyemezseniz, geçici olursunuz, kalıcı olamazsınız, ekonomik gelişmişliğinizi ancak kültürel ve sanatsal gelişmişlikle taçlandırırsanız kıymetli olur. ATSO’nun böyle bir merkezi açması ve bu merkezde çok değerli sergilerin ve eğitim faaliyetlerinin yapılıyor olması kent adına sevindirici. Antalya Kültür Sanat’ta çok nitelikli işler yapılıyor. Bugün Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankamızın koleksiyonundan hazırlanan Bizim Sayfiyelerimiz sergimiz de Türk resminin çok önemli temsilcilerinin eserleri yer alıyor. Antalya Türkiye’nin önemli merkezlerinden bir tanesi, Türkiye’yi hedeflerine ulaştıracak önemli şehirlerden, merkezlerden, önemli kültürel ve tarihi zenginlikleri olan şehirlerden bir tanesi. Bugün bu serginin burada açılıyor olmasından dolayı ilin valisi olarak son derece mutluyum. Merkez Bankamızı Antalya’yı seçmelerinden dolayı kutluyor ve teşekkür ediyorum.

ATSO ve ATSO Vakfı Başkanı Davut Çetin: “Merkez bankacılığı, yani para politikası yönetimi, aynı zamanda hem bilim hem sanat olarak tanımlanır. Sanatla ilgilenmek para politikasına da fayda sağlayabilir. Dolayısıyla bu koleksiyon ve sergi merkez bankacılığına yakışan bir faaliyet olmuştur. Merkez Bankamızın Türkiye’de kültür ve sanata katkısının artarak devam etmesini ve bunun tüm bankalara, kurum ve kuruluşlara örnek olmasını diliyorum. Bu vesileyle kamu bankalarımızın resim koleksiyonlarını da Antalya’da sergilemek istediğimizi de belirteyim. Ayrıca, İstanbul’da bankalarımızın sanat merkezleri var, artık bankalarımızın mevduat ve kredide dördüncü il olan ve Türkiye turizminin üçte ikisini gerçekleştiren Antalya’ya bu konuda daha fazla katkı yapmalarını bekliyoruz.”

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Genel Müdürü Ferhat Çamlıca’: “ Toplumların genel yapısını ve karakteristik özelliklerini doğrudan yansıtan evrensel değer taşıyan kültür ve sanat ürünlerini, aynı zamanda insan yaratıcılığının temel göstergeleri olarak görmek ve mümkün olduğunca paylaşmak gerekir. Kurum olarak buna inanıyoruz. Bu doğrultuda bankamızın kültür ve sanat alanında yürüttüğü sorumluluk projelerinin ayrıcalıklı bir örneği olarak değerlendiriyoruz. Merkez Bankası 1931 yılında kuruldu, ülke ekonomisine yön vermenin yanı sıra, kuruluşundan bu yana sanat alanındaki gelişmelerle de yakından ilgilenin bir kurum. Bankamız kurumsal sosyal sorumluluk ilkesi doğrultusunda gerçekleştirdiği eser alımlarıyla koleksiyonunu zaman içerisinde zenginleştirdi ve bugün sayıları 900’ü aşan eserlerden oluşan kapsamlı ve nitelikli bir sanat koleksiyonumuz var. Bu koleksiyonumuzu da yurt içinde ve yurt dışında pek çok sergide sergiledik. Antalyalı sanatseverlere sunulacak sergi için Başkan Davut Çetin’e ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

 

 

 

Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir