Bu Artık Son Kuşak

Jülide Karahan Güngör’ün kaleminden…

Bu yılın sonlarına doğru hepimiz Patara’yı konuşacağız. Dünya olarak. Çünkü Patara Deniz Feneri’nin son, yani 67. basamağı geçtiğimiz günlerde yerine yerleşti. Yani ışık göründü. Antik dünyanın en eski deniz fenerinin ışığı…

Gerçi fenerin ışığı olmasa da Patara büyüleyici, şaşırtıcı, canlı, hayat dolu.

Tam anlamıyla yaşayan bir antik kent karşımızdaki. Küçük küçük evlerde yaşayan Patara sakinleri bile var.

Fotoğraflar: Jülide Karahan Güngör.

O sakinlerden biri Necla Hanım; Patara’ya gelin gelmiş, çobanlık yapıyor. O kadar çok işi var ki… Bir dakika durmuyor. Ne yapsın? Toprak verimli ama çalıştırmak gerekiyor. O yüzden olsa gerek bi kere bile denize girmemiş. Hiç girmemiş. Çocukları hep yüzmüşler ama onlara da iş yok Patara’da. Dağılmışlar ülkeye.

Eşiyle ve üç beş komşusuyla birlikte tarihi taşların arasında yaşıyorlar öylece.

Necla Hanım’ın eşi, sahile inen yolda yöresel ürün satıyor. Komşuları da öyle. Ya incik boncuk satıyorlar ya da çobanlık yapıyorlar. Yine de Patara için değer diyor Necla Hanım.

Zaten on, on beş ev ya var ya yok. Başka ev yapılması da yasak. Bu artık son kuşak!

 

Jülide Karahan Güngör kimdir?

Egeli. Ege, Sorbonne ve Marmara Üniversitesi’nde okudu. 15 yıl kadar kültür-sanat muhabirliği, yazarlığı ve editörlüğü yaptı. Uyduruk değil; hep 212’li. Sonra eş durumundan Artvin’de hayatının en güzel yıllarını geçirdi. Şimdi yine eş durumundan Antalya’da. İdris Taş’ın önerisiyle 7-8 ay önce bi instagram hesabı açtı: @aslindacokbasit Çünkü Antalya’da 212 mi var ki?

 

 

 

 

Necla Hanım; Patara’ya gelin gelmiş, çobanlık yapıyor.

 

 

Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir