Doğu Garajı Doğa Garajı olur mu?

Kentin birinde, değerli bir arazi satışa çıkarılır.

Kent merkezindeki bu araziye AVM yapılması planlanmaktadır.

Tanınmış ailelerden biri araziyi satın alır. Arazi yabancıya gitmemiştir.

Gel gör ki, proje ortaya çıkınca belediyeden itirazlar yükselmeye başlar. İtirazlara rağmen çalışmalar başlar, kent merkezinde şantiye kurulur, tonlarca hafriyat çıkarılır, dev bir çukur oluşur, tam temel atılacakken, proje mahkeme kararı ile durdurulur.

Aradan günler, haftalar, aylar, yıllar geçer… Kentin en değerli yerindeki dev araziye tek bir çivi bile çakılmaz. Haliyle yatırımcının hevesi kaçar.

Doğa kanunları devreye girer.

Yıllarca yağmur sularının beslediği, evsiz hayvanlara, yuvasız kuşlara kucak açan dev çukur yeşilliğe bürünür, adeta kendiliğinden bir doğal yaşam parkına dönüşür. Bu kez de STK’lardan ve çevrecilerden itirazlar gelir. “Parkımıza AVM yaptırmayız.”

İroni yaptığımızı ya da hayal kurduğumuzu düşünmeyin, ülkemizde birebir yaşanmış bir hikaye…

Benzer bir hikayenin Antalya’da yaşanması kaçınılmaz.

Antalya Doğu Garajı’ndaki devasa çukura AVM yapılacakken, kazılarda binlerce yıllık arkeolojik kalıntılar ortaya çıkmış, bunun üzerine çalışmalar durmuştu.

Geçtiğimiz günlerde yolumuz Doğu Garajı’na düştü. Çukurun yanından geçerken gördük ki, irili ufaklı ağaçlar, makiler, yeşillikler çıkmaya başlamış. Kışın yağan yağmurların dolduracağı küçük gölcüklerde ördek ve balık görürsek şaşırmayız.

Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir