Kaş Yunus Parkı Kampanyası

Change.Org dünya’da etkisi, takipçisi ve destekçisi hızla yayılan sanal kampanya-imza organizasyonudur. Uluslararası bir kuruluştur. 5 yaşında. 18 ülkede ofisi, 196 ülkede kampanyaları, 25 milyon kullanıcısı var. 20 küsur farklı dil kullanılıyor. “Online aktivizm” günümüzde hiç de küçüksenmeyecek bir güç! En son Maslak 1453 adlı proje Change.org’da açılan bir imza kampanyası ve sonrasında artan tepkiler sonucunda iptal oldu.


Gelelim bizim dikkatimizi çeken kampanya’ya;

Change.Org’un yeni kampanyası’nın yeri Antalya-Kaş. Kampanya’yı başlatan yazar Buket Uzuner. Kampanya’nın amacı Kaş’taki Yunus Parkı’nın kapatılması ve yunusların özgürlüklerine kavuşmalarının sağlanması. Şuana kadar toplanan imza sayısı 12 bini aştı…

Buket Uzuner’in kaleminden Change.Org kampanya metni;

Yunuslar, gelişmiş benlik duygusuna sahip, özgürlüğüne düşkün, çok zeki ve güçlü hayvanlardır; bu yüzden intihar etmeye karar vermedikçe kolay kolay ölmezler. Ancak intihar etmeye karar veren bir yunusu kimse kurtaramaz! SU romanını yazarken, yunuslarla çalışan veteriner, çevreci ve biyologlardan öğrendiklerim arasında beni en çok bu bilgi etkiledi. Çevrelerine gönderdikleri ses dalgaları ve onların yansımasıyla hareket eden yunuslar için “ses dalgalarıyla görüyorlar” demek yanlış olmaz.

“Yunus parklarında” ölen yunusların sadece özgürlüklerini kaybettikleri için değil, aynı zamanda o havuzlarda oluşan yoğun ses dalgalarının yarattığı gürültüden çıldırıp intihar ettiklerini böylece öğrendim. Kısacası, yunus parkları, yunuslar için birer işkence kampıdır ve kapatılmalıdır. Kesinlikle, yenileri açılmamalıdır.

Birkaç saatlik zevk için yunusların intiharına sebep olanları bu konuda bilgilendirmeli, bütün canlar gibi yunuslara ve hayatın kendisine destek vermeliyiz, diyorsanız: Siz de imza kampanyasına katılarak sesimizi duyurmamıza katkıda bulunun.

Kaş’taki “Yunus Parkı”, yunusların özgürlüğü için mücadele eden birey ve kurumların sayesinde, 28 Mayıs 2012’de mühürlenmişti. Ancak, 12 Kasım’da işletmenin sessiz sedasız ikinci kez ruhsatsız şekilde müşteri kabul ettiğini öğrendik. Yunusların burada mutlu olmadıklarını, aksine onlara işkence edildiğini bilmeyen ziyaretçilere yeniden bilet kesilmeye başlandığını, hatta tüm bu hukuksuzluklara ve etik sorunlara rağmen, ruhsatlandırma işlemlerinin tamamlanmak üzere olduğunu öğrendik.

Doğal güzelliği ve kültürel zenginliğiyle çok sevdiğim bir Akdeniz mucizesi olan Kaş’ın, yunuslara eziyet eden bir yunus parkıyla anılmasını istemiyorum. Kaş, sadece Kaşlıların değil: Türkiye’nin ve dünyanın pek çok yerinden fahri hemşerileri olan, bu yüzden gözden kaçırılmaması gereken önemli bir Akdeniz beldesidir. Bizim kültürümüzün de bir sembolü olan yunusları intihara sürükleyen bu esareti sona erdirmek için başlattığım imza kampanyasını destekleyeceğinizi umuyorum.

Dilekçeye imza atarak başta Başbakanlık, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıklar olmak üzere, Kaş Belediye Başkanı Sayın Abdullah Gültekin ve Antalya Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürü Sayın Kadri Bilici’den hayvanlar dahil bütün canlara ve hayata saygı duyan öz kültürümüze ters düşen bu duruma son vermelerini isteyebilirsin.

Kaş’taki yunus parkında bir zamanlar tutsak edilmiş Tom ve Misha adlı iki yunusun, Türkiye’den ve dünyadan pek çok sivil toplum kuruluşunun girişimiyle, önce rehabilitasyona alınıp sonra özgürlüklerine kavuştuğunu duyduğumuzda çok sevinmiştik. Tom ve Misha, onların özgürlüğü için sesini yükselten sizler sayesinde halen denizlerde özgür yüzüyorlar.

Kaş Yunus Parkı’nın geçmişi, tıpkı diğer deniz hapishaneleri gibi hukuksuzluklarla dolu: Tom ve Misha özgürlüğüne kavuşmadan çok önce, park çalışmaz hale geldikten yaklaşık bir yıl sonra, Kaş’taki deniz kafesinin içine gizlice dört yunus daha getirildi. Kaş Belediye Başkanı Sayın Abdullah Gültekin, yunusların belediyeden habersiz getirildiğini, çalışma ruhsatı için henüz kimsenin belediyeye başvurmadığını açıkladı, fakat sonunda hiç kimseye bir yaptırım uygulanmadı.

Halbuki Almanya’dan Yunus ve Balina Koruma Kuruluşu Pro-Wal ve Türkiye’den Yunuslara Özgürlük Platformu’nun ortak çabaları sonucunda, Belediye Başkanı Sayın Gültekin “Kaş’ta bir daha yunus parkı açılmayacağına” söz vermişti. Şimdi Sayın Başkan Gültekin’e kamuoyu önünde bu sözünü hatırlatıyor ve tutmasını istiyoruz.

Şimdi, ne vicdana ne de insanlığa yakışan bu manzarayı sadece üzülerek seyretmek zamanı değil. Çaresiz değiliz. Kendini tabiatın efendisi sanarak hayvanlara eziyet edenlere ‘DUR!’ demek, “Yunus Parkı”nda yaşanan bu zalim uygulamanın sona erdirilmesini sağlamak için sen de bir imza verebilirsin.

Yunuslara Özgürlük Platformu, ProWal, Kaş’taki sivil toplum kuruluşları, Dolphin Angels ekibi ve duyarlı vatandaşlar, bunca hukuksuzluğa konu olan bu işletmeye kesinlikle ruhsat verilmemesi için başvuruda bulundular. Başvuruya hâlâ bir yanıt yok.

Yunuslara karşı yapılan bu işkenceye karşı birleşirsek, yunusları kurtarmamız mümkün. Mümkün!

Sevgiler,

Buket Uzuner – gezgin, yazar, yunus dostu

Kampanya’nın muhatapları;

Abdullah Gültekin, Kaş Belediye Başkanı
Dr. Ahmet Altıparmak, Antalya Valisi
Cenk Gökalp, Dolphin Park Kaş Sahibi
Kadri Bilici, Antalya İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Müdürü
Binali Yıldırım, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı
Bedrullah ERÇİN, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü

İmzalar toplandıktan sonra muhataplarına ulaştırılacak kampanya mektubunun tam metni;

Kaş Yunus Parkı işletmesi mühürlenmiş olmasına rağmen, yunusların tekrar tekrar hapsedilmesini, hayvanlara daima değer vermiş olan kültürümüze ve insanlık onuruna yakışmayan bu gösterilerin yasadışı biçimde devam etmesine engel olmanızı ve bir daha bu suçun tekrar edilmesini önlemenizi istiyoruz.

Daha önce “Kaş’ta bir daha yunus parkı açılmayacağına” dair verdiğiniz söz üzerinden birkaç ay sonra Kaş’a yasadışı yollarla dört yunus daha getirildiğini biliyorsunuz.

Yasadışı yollarla Kaş’taki deniz kafesinde tutulan bu yunuslar, işletme ruhsatı bile olmamasına rağmen Mayıs 2012’de tekrar sergilenmeye başlandı. Bunun üzerine, kamuoyunun yinelediği talepleri ve başvuruları sonucunda Kaş Yunus Parkı tarafınızdan 28 Mayıs 2012’de mühürlendi.

Parktaki dört yunustan ikisi, bizim özünde bütün canlılara şefkat ve sevgi dolu olan kültürümüze hiç yakışmayacak biçimde, utanç verici yöntemlerle bir kamyonun arkasına karga tulumba yüklenerek Bodrum yunus parkına gönderildi. Bu süreçte yunusların fena halde hırpalandığını kamyonlar gittikten sonra yerde kalan kan izleriyle ispatlandı.

Bunlara ek olarak; tarafınızdan mühürlenmiş ve işletme ruhsatı bulunmayan Kaş Yunus Parkı 12 Kasım 2012’de tekrar bilet kesmeye ve ziyaretçi kabul etmeye başladı. Bu durum üzerine kamuoyu ve sivil toplum kuruluşları daha önce defalarca yaptıkları başvuruları yinelediler ve suç duyurusunda bulundular.

Türkiye Cumhuriyeti’nin de imzacısı olduğu Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 10. maddesi şöyle diyor: “Hayvanlardan insanların eğlencesi olsun diye yararlanılamaz. Hayvanların seyrettirilmesi ve hayvanlardan yararlanılan gösteriler hayvan onuruna aykırıdır.”

Yunanistan, İsveç, İrlanda, Finlandiya, Hindistan, Singapur, Bolivya, İngiltere ve daha pek çok ülke geçtiğimiz yıllarda hayvanseverlerin sesine kulak verdi ve 10. Maddeye dayanarak hayvan gösterilerini yasakladı.

Hayvanların hayat hakkına saygı gösteren bu madde uyarınca sizi görevinizi yapmaya ve kamuoyunun kaygılarını gidererek Kaş Yunus Parkı’nın faaliyetlerini derhal durdurmanızı ve bir daha tekrar etmemek üzere tamamen kapatmanızı ve yunusların özgür bırakılması için gerekeni yapmanızı talep ediyorum.

Ayrıca hayvanlara değer ve yaşam hakkı tanıyan kültürümüze ters düşen bu durumu vicdanınızda değerlendireceğinizi ümit etmek istiyorum.

Saygılarımla,

Kampanya’ya katılmak isterseniz tıklayın…

Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir