Tarih Boyunca Akdeniz Dünyasında Alışveriş

Pazarın Cazibesi: Tarih Boyunca Akdeniz Dünyasında Alışveriş Sergisi yoğun ilgi nedeniyle 31 Aralık 2019 tarihine kadar uzatıldı.

Antalya Kaleiçi Müzesi’nde 30 Kasım 2018 tarihinde açılan ve Koç Üniversitesi Suna & İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Merkezi’nin (AKMED) ilk sergisi olan “Pazarın Cazibesi: Tarih Boyunca Akdeniz Dünyasında Alışveriş” başlıklı sergi, yoğun ilgi nedeniyle 31 Aralık 2019 tarihine kadar uzatıldı.

Ziyarete açıldığı 1 Aralık’tan bu yana 20,000’den fazla ziyaretçi tarafından gezilen sergi, uygarlık tarihinin en eski sikkeleri ve tartı araç gereçlerini tarih meraklılarıyla buluşturuyor. Küratörlüğünü Koç Üniversitesi Suna & İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Oğuz Tekin’in üstlendiği sergide, tarihte ilk kez Anadolu’da Lidya Krallıkları tarafından basılan sikkelerin yanı sıra eski Mısır’dan Mezopotamya uygarlıkları ve Osmanlı İmparatorluğu’na kadar uzanan Akdeniz dünyasında kullanılan ödeme araçlarının yanı sıra tartı araç gereçleri sergileniyor.

“Pazarın Cazibesi: Tarih Boyunca Akdeniz Dünyasında Alışveriş” başlıklı sergi; eski çağın agorasından Osmanlı bedestenine alışveriş mekanları, pazarda kullanılan sikkeler, teraziler,  terazi ağırlıkları, kantarlar, zabıtalar, cezalar, enflasyon gibi pazara dair merak edilen pek çok unsurun yer aldığı eşsiz bir sergi.

Mezopotamya ve Mısır uygarlıklarını kapsayan Yakın Doğu’da pazarlar, çarşılar gibi alışveriş mekanları hakkında fazla bir bilgimiz olmasa da pazarların şehirlerin en uygun açık alanlarında kurulduğu tahmin edilebilir. Klasik Çağ’dan başlayarak Hellenistik, Roma İmparatorluğu, Bizans ve Osmanlı toplumlarında ise belirli bir planda inşa edilen mekanlarda yapılan alışveriş, belli bir disiplin içinde gerçekleşmekteydi.

Sergiyi, 1 Aralık 2018 – 31 Aralık 2019 tarihleri arasında Pazartesi günleri hariç 09:00-18:00 saatleri arasında AKMED Suna & İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi’nde ziyaret edebilirsiniz.

Pazar yeri; Eski Yunanlarca agora, Romalılarca forum olarak adlandırılıyordu. En basit tanımlamayla agora, sütunlu galeri ve dükkan dizileriyle çevrili üstü açık kare bir mekandır. Agora’da yer alan dükkânların ön tarafında bir tezgâh ve içinde de satılacak mallar yer alırdı. Satıcı tezgâhın hemen gerisinde durur, müşterinin istediği malı – tartılması gerekiyorsa- terazi veya kantarla tartarak verirdi. Ege ve Akdeniz dünyasına yayılmış bulunan Eski Yunan ve Roma toplumlarında agoraya daha ziyade erkekler, köleler veya yaşlı kadınlar giderdi; genç kadınlar ancak eşleriyle birlikte agoraya gidebilirdi.

Bu sergiyle tarih meraklılarını, çeşitli uygarlıklara ait kentlerin en cazip, en canlı merkezleri olan pazarlarında kısa bir yolculuğa çıkarıyor.

 

 

Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir